Rasyonel Danışmanlık
Site içi arama
TEŞVİK HESAPLA BİZE ULAŞIN

Organik bağ kurulmasındaki kriterler nelerdir?

Bir işverenin, SGK borcu, vergi borcu, idari para cezası veya işçilik alacaklarından kaçınmak amacıyla mevcut şirketi boşaltıp, bir başka şirket kurarak bütün işçileri yeni şirket bünyesine almasıyla eski şirketteki işçilikten doğan hak ve alacaklarının takip ve dava yoluyla alınması için şirketler arasında organik bağ tespiti yapılabilir mi? Organik bağ kurulmasındaki kriterler nelerdir? 

Organik bağ sözcük anlamı olarak, İş birliği veya çıkar ilişkisi sonucunda karşılıklı yarara dayanan ilişki şeklinde tanımlanmıştır.  
İşverenlerin; mevcut şirketlerini ticaret sicil kayıtlarından sildirmeksizin aktif olarak kullanmadıkları, farklı isimlerle aynı veya değişik yerlerde şirketler kurdukları ve faaliyetlerini yürüttükleri sık karşılaşılan bir durumdur. Bunun sonucu olarak; işçinin söz konusu değişik şirketlerde girdi çıktı yapılarak çalışması veya fiilen bir şirkette çalışırken sigortasının başka bir şirket tarafından yatırılması gibi durumlar karşımıza çıkabilmektedir. Söz konusu olayların çözümünde, organik bağ hususunun araştırılması gerekmektedir. 
Organik bağ olgusunun iş ve sosyal güvenlik kanunları ile borçlar kanununda tanımlanmamıştır. Organik bağın hangi durumlarda var olduğu ancak Yargıtay Kararları neticesinde ortaya çıkmıştır. Yüksek mahkemenin vermiş olduğu çeşitli karalarından elde edilen sonuca göre organik bağın tespitinde ve muhtevasında belirmemiş olduğu kriterler aşağıda sıralanmıştır.  
      -Ticaret sicil kayıtlarından şirketlerin hâkim sermaye ortakları ile diğer şirketin ortaklarının aynı olması, Tüzel kişilik perdesinin aralanması ile aynı kişilik olduklarının anlaşılacağı 
     -Borçlunun mallarının finansal kiralama yoluyla devir alınmış olması ve organik bağı gösteren ifadelerin gazete ilanında yer alması, 
-Faaliyet konusunun, adresin, yönetim kurulunun/yetkililerin aynı olması, 
-Borçlunun çalışanının iki iş yerinde de çalışması ve bilgisayar kaydında iş yerinin reklamı bulunması, 
-İş yeri devri (işçiler, araçlar, demirbaş ve makinalar vb. devredilip devredilmediği), işçi devri, geçici iş ilişkisi, birlikte istihdam yahut tüzel kişilik perdesinin aralanması amacıyla hareket edildiği gibi olguların varlığı, 
-Borçlu şirket adına gönderilmiş kolilerin bulunmasının yanı sıra borçlu şirketin ve yetkilisinin isminin geçtiği evrak bulunması durumlarıdır.  
  Ayrıca yüksek mahkemenin organik bağ hususunu incelerken tek başına yeterli görmediği hususlarda bulunmaktadır. Bunlara örnek olarak  
       -Tek başına şirketlerin kurucularının aynı olmasının şirketler arasında organik bağ bulunduğu anlamına gelmediği, 
-Aynı gruba ait olan şirketlerin aralarında organik bağ bulunması da olağan olmakla beraber sorumluluk için yalnızca bunun yeterli olmadığı, 
-Yalnızca faaliyet konularının aynı olmasının aynı grubun şirketlerinin aralarında organik bağın varlığının kabulü için yeterli olmadığı şeklinde mahkeme karar sonucuna gittiği görülmüştür.  
Sonuç olarak, Yargıtay kararlarına göre organik bağın var olduğunu gösteren önemli hususlar başta iş yeri devri olmak üzere faaliyet konusunun, adresin, yönetim kurulunun/yetkilerin aynı olması, borçlunun mallarını muvazaalı olarak edinmiş olması, devralmış, aynı çalışanların çalışıyor olması, kapanan iş yeri veya yöneticileri ile ilgili herhangi bir belge vs. bulunması ve hülasa tüzel kişilik perdesinin aralanması marifetiyle aynı kişilik olduklarının anlaşılmasıdır. 
Sadece şirket kurucularının aynı olması, sadece şirketlerin aynı gruba ait olması veya aynı grup şirketlerinin yalnızca faaliyet konularının aynı olmasının yeterli olmayacağı organik bağın varlığının tespiti için yeterli olmayan örnekler olarak gösterilebilir.